Şimdi yükleniyor

Gökkuşağı Balığı

Gökkuşağı Balığı

Bir zamanlar, derin ve berrak bir denizde Gökkuşağı Balığı adında çok özel bir balık yaşardı. Bu balığın pulları, gökyüzündeki en güzel gökkuşağını andırıyordu. Sarı, mavi, kırmızı, yeşil ve mor renkleri, denizin en derin köşelerinde parlıyordu. Gökkuşağı Balığı, diğer balıklardan farklıydı; çünkü o, denizdeki herkesin arkadaşlık yapmasını ve birbirleriyle paylaşmasını sağlamak için özel bir yeteneğe sahipti.

Bir gün, Gökkuşağı Balığı, deniz altındaki en güzel mercan resifine yüzmeye karar verdi. Mercanların arasında gezerken, arkadaşları Duru ve Mavi ile karşılaştı. Duru, minik bir denizkızıydı; Mavi ise oldukça meraklı bir ahtapotdu. Gökkuşağı Balığı, onlara yaklaşarak “Merhaba arkadaşlar! Bugün ne yapıyorsunuz?” diye sordu.

Duru, üzgün bir şekilde “Bugün hiç eğlenemiyoruz. Mercanların en güzel yerlerinde hiç balık yok,” dedi. Mavi ise “Evet, herkes kendi işine daldı ve kimse bir araya gelmiyor,” diye ekledi. Gökkuşağı Balığı, arkadaşlarının üzgün olduğunu görünce bir fikir buldu.

“Ne dersiniz, bir oyun oynayalım?” dedi. Duru ve Mavi, heyecanla “Hangi oyunu?” diye sordular. Gökkuşağı Balığı, “Renkli Balık Yarışı!” adında bir oyun önerdi. Bu oyunda, her biri farklı bir renkte balık olacaktı ve en hızlısının kazanacağına dair bir yarış yapacaklardı.

Duru, “Ben yeşil balık olacağım!” dedi. Mavi, “O zaman ben de mavi balık olurum,” dedi. Gökkuşağı Balığı ise kendi renklerinden biri olan sarı balık olmayı seçti. Üç arkadaş, yarışın kurallarını belirleyerek en güzel mercan resifinin etrafında bir daire çizdiler.

“Üç, iki, bir! Başla!” diye bağırdı Gökkuşağı Balığı. Üç balık, en hızlı şekilde daireyi çevirmeye başladılar. Mercanların arasında yüzerek birbirleriyle yarışırken, birbirlerine gülüp eğlendiler. Ancak yarışın ortasında, Duru bir anda dengesini kaybetti ve mercanlara çarparak suyun dibine düştü.

Gökkuşağı Balığı hemen durdu ve Duru’nun yanına yüzdü. “Duru, iyi misin?” diye sordu. Duru, biraz üzgün görünüyordu ama gülümsemeye çalıştı. “Evet, sadece biraz daldım,” dedi. Mavi de hemen yanlarına gelerek “Hadi, yarışa devam edelim!” dedi.

Ama Gökkuşağı Balığı, Duru’nun yavaş hareket ettiğini fark etti. “Belki de biraz dinlenmelisin,” dedi. Duru, “Belki de öyle,” dedi ve derin bir nefes aldı. Gökkuşağı Balığı, “Yarışmak eğlenceli ama en önemlisi arkadaşlarımızla birlikte olmaktır,” dedi.

Bu sözler üzerine, üç arkadaş tekrar yarışmak yerine denizin derinliklerinde yüzmeye karar verdiler. Gökkuşağı Balığı, onları mercan resifinin en güzel yerlerine götürdü. Orada parlayan renkli balıklarla dolu bir grup gördüler. “Bakın, burada daha çok balık var!” dedi Gökkuşağı Balığı.

Diğer balıklar, Gökkuşağı Balığı ve arkadaşlarını görünce yanlarına geldi. “Merhaba! Biz de eğlenmek isteriz!” dediler. Böylece, tüm balıklar bir araya gelerek büyük bir parti düzenlediler. Denizin dibindeki en güzel mercan resifinde, dans ettiler, şarkı söylediler ve hep birlikte eğlendiler.

O günden sonra, Gökkuşağı Balığı, denizdeki tüm balıklara arkadaşlık yapmanın önemini öğretti. Herkes bir araya gelmeyi, oyun oynamayı ve birlikte eğlenmeyi öğrendi. Denizin derinlikleri artık sadece yarışlarla değil, dostluklarla doluydu.

Ve Gökkuşağı Balığı, rengarenk pullarıyla, denizdeki en özel arkadaşlık bağını temsil eden balık olarak tanınmaya devam etti.

Share this content:

Yorum gönder